İran’ın savunma iktidarı, asla bozulmaz
İran genel kurmay başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri “Vahdeti” avcı jet üstü hava savunma birliklerini ve de Dezful Zırhlı 292 tugayını incelemesi sırasında, “İran savunma iktidarının asla bozulmayacağını” önemle vurguladı.
General Bakıri pazartesi günü gerçekleşen ziyarette ayrıca bölgedeki son olaylara işaretle, “düşmanın İran çıkarlarına göz dikmesi veya en ufak bir tecavüzde bulunması halinde, İran İslam Cumhuriyetinin uygun zamanda uygun karşılık vereceğini” hatırlattı.
Genelkurmay başkanı şöyle dedi: Geçenlerde bazı olaylar yaşandı ve hala karşılık görmedikleri, sessiz kalmak veya onların tecavüzlerini kabullenmek anlamında değildir ve düşmana kararlaştırılmış zamanda gerekli cevap verilecektir.
Savunma bakanı Emir Hatemi de pazartesi günü ülkenin güneyinde Benderabbas limanında “Haydar” gemilerinin deniz muhafaza birliğine katılma töreninde yaptığı açıklamada, “İran tankerine el konulmasının uluslararası kriterlere aykırı olduğuna” işaretle, “İran’ın her zaman deniz korsanlığı ile kesin bir şekilde mücadele edeceğini ve İngiliz deniz korsanlığının da karşılıksız kalmayacağını” belirtti.
İran İslam Cumhuriyeti günümüzde savunma bakımından tam caydırıcı ve önleyici düzeyde bulunuyor, üstelik gerketiğinde saldırı gücüne de sahiptir.
Brookings Enstitüsü’nün belirttiğine göre İran, menzilleri 200 ila 6000 km arasında değişen 15 farklı füze tipine sahiptir.
Stratejik meseleler uzmanı Dr. Abdurresul Div Salar, İran İslam cumhuriyetinin caydırıcı kriterlerini değerlendirmesinde şöyle diyor: Bir çok kanıt, pentagon açısından şimdi İran ile savaşmak için uygun zaman olmadığını gösteriyor, zira masraflı ve stratejik hasarlarla birlikte olan bir savaş olacak, üstelik siyasi hedefleri de sağlayamaz.
Askeri araştırma kurumları açısından, Fars Körfezi’nde konuşlu kıyıdan denize füzelerin gücü ve de kısa bir süre içinde operasyona hazır hale gelen 2500 km’lik bir alanda operasyon gücüne sahip yüksek kapasiteli hücum botları, saldırgan güçler tam bir teknolojik sorun haline gelmiştir.
RAND Corporation tarafından yayınlanan rapora göre İran’ın İHA gücü de Amerika ordusunun İran’a karşı başlıca sorunlarından biridir.
İran’ın savunma doktrininde bu kapasitelerin önemi, savaşın vuku bulmasını önlemektedir. Stratejik araştırma merkezlerinin belirttiğine göre, İran İslam Cumhuriyeti stratejik hedefler çerçevesinde kendi önleyici gücünü tehditlere uygun olarak arttırmıştır. Bu alanda yapılan çalışmaların sonuçlarından, modern torpidolarla donatılmış deniz altıları, anti gemi seyir füzesi ve kara seyir füzelerine değinebiliriz.
Tüm bu kapasiteler hiç şüphesiz muhtemel askeri seçenekte alınacak her türlü kararda etkili olacaktır. Aslında karşılık verme gücündeki her türlü etkili savunma aracı ve karşılıklı darbe indirme kabiliyeti, düşmanın hesaplarını etkiliyor. Tüm bu sebeplerden dolayı, Amerika savaş makinesinin İran’a karşı muhtemel bir askeri saldırı durumunda, dayanma gücünden daha fazla bedeller ödeyeceğini gösteriyor.
İran İslam Cumhuriyeti tabi ki hiçbir zaman bölgede veya bölge dışında savaş başlatan taraf olmamıştır fakat eğer bir tehdit veya saldırıya maruz kalırsa, var gücü ve şiddetle kendi güvenliğini savunacaktır.
İran İslam Cumhuriyeti ordusu genel komutanı tümgeneral Seyid Abdurrahim Musevi, defalarca İran’ın hiçbir ülke ile savaş peşinde olmadığını belirterek, “İran’ın asla bir savaşı başlatan taraf olmadığını fakat kendini savunmayı çok iyi bildiğini” önemle vurguladı. /