Al-i Halife, Şeyh İsa Kasım’a Karşı Yaptığı Eylemi Yasal Göstermeye Çalışıyor

Bahreyn İslami Amel Cemiyeti Genel Sekreter Yardımcısı, Şeyh İsa Kasım’a bir ihtarname verilmesinin sadece ona karşı yapılan eylemi yasal göstermek için olduğunu söyledi.

Bahreyn İslami Amel Cemiyeti Genel Sekreter Yardımcısı Şeyh Abdullah Salih Tesnim Habere verdiği röportajda Al-i Halife güçlerinin Ed-Deraz kasabasına saldırmasına değindi ve bu konuda şunları söyledi: ‘Öyle görünüyor ki Al-i Halife güçleri Şeyh İsa Kasım’ı yargılamalarını yasal göstermek için ona ihtarname verdiler. Ama aslında güvenlik güçleri başka bir eylem gerçekleştirmek için Ed-Deraz bölgesine girmişlerdi ama oradaki topluluğu görünce ve halkın tepkisini ve cami ve mescitlerden yükselen Allah-u Ekber nidalarını duyunca kararlarından vazgeçtiler.

Halk genellikle sabaha kadar Şeyh İsa Kasım’ın evinin etrafında kalıyor ve daha sonra günlük işleri için dağılıyor ya da komşu evlerde istirahat ediyorlardı. Güvenlik güçleri bu yüzden saldırı için bu zamanı seçti ama protestoculara saldırı haberi ulaşır ulaşmaz Ed-Deraz içinde ve dışında yaşayan halk seli Şeyhin evine akın etti.

Güvenlik güçleri Ed-Deraz’a saldırmadan önce Şeyh İsa Kasım’a destek vermek isteyen halkın girişine engel olmak için bölgenin bütün giriş ve çıkış yollarını kapattı ama Ed-Deraz sakinleri Şeyh İsa Kasım’ın evine saldırıldığını duyar duymaz yollara döküldüler. Güvenlik Güçlerinin operasyon süresi kısa olmasına rağmen, halk kısa bir sürede bölgeye geldi. Protestocuların tekbir sesleri hatta Ed-Deraz etrafındaki Beni Cemre ve El-Merkh gibi köylerden bile duyuldu.

Bölgede yaşanan bütün olayların birbiriyle ilişkili olduğu söylenebilir. Öyle ki bazı uzmanlar Bahreyn’in Ed-Deraz kasabasına yapılan saldırının Halep ile ilgili olduğunu söylüyorlar. Theresa May Amerika’nın Körfez ülkelerine karşı şeffaf olmayan politikalarını dikkate alarak, Körfez ülkelerinin liderlerine güvence vermek için Körfez İş birliği Konseyi toplantısına katıldı.

Al-i Halife bu tip eylemlerle uluslararası toplumu kendisinin yanına çekmek ve “biz elimizden geleni yaptık ve Şeyhe ihtarname de verdik” demek istiyor. Bu şekilde gelecekte yapacağı herhangi bir eylemi de bu vesileyle haklı göstermeye çalışacak.

Biz Bahreyn İslami Amel Cemiyeti Hareketi olarak Şeyh İsa Kasım ile tam bir dayanışma içerisinde olduğumuzu açıklıyor ve Şeyh İsa Kasım’ı, değerlerini ve hedeflerini savunmak için bütün halktan caddelere ve sokaklara inmelerini istiyoruz. Biz esas sorunun Şeyh İsa Kasım hakkında ya da tutuklanan liderlerle ilgili olmadığını düşünüyoruz. Esas sorun halkın yedi yıldır adil ve doğal taleplerine ulaşma konusunda ısrarcı olmasıdır. Halk kararlı olduğu sürece Al-i Halife Rejimi hedef almalarına devam edecektir ama bütün halk tutuklansa bile milletin isteği değişmeyecektir.

Eğer Şeyh İsa Kasım’ı da diğer şahsiyetler ve alimler gibi tutuklarlar ve sürgün ederlerse, durum yine değişmeyecektir yani inkılap sönmeyecek ve halkın talepleri değişmeyecektir. Şeyh İsa Kasım konuşmalarında defalarca halkın istekleri olduğunu ve bu istekleri doğru bir şekilde gerçekleştirmenin yolunun en azından bu konuda konuşmak olduğunu söylemiştir.

Bütün Bahreyn halkına İnkılap yolundaki direnişlerinin en kısa zamanda onları isteklerine ulaştıracağını müjdeliyorum. Bahreyn İnkılabının diğer inkılaplardan bir farı yoktur. Çünkü bütün halk birlik içerisindedir ve Al-i Halife’nin Bahreyn’i yönetmeye liyakati yoktur. Halk defalarca Al-i Halife’yi denedi ve bu rejim asla geçmişten ders almadı ve halk ile ilişkisini düzeltmedi.’