BAE’nin SavaÅŸ ve DireniÅŸ Ekseni Aleyhindeki Komploları
BirleÅŸik Arap Emirlikleri Yemen aleyhindeki savaÅŸa katılmasının ardından ÅŸimdi de Lübnan ve Irak’ta uygulanan komplolarda aktif rol oynamaktadır.
BirleÅŸik Arap Emirlikleri Suudi Arabistan’ın Yemen aleyhindeki savaşında en önemli ortağı idi. BAE’nin Yemen savaşında Suudi Arabistan’a göre daha akıllı davrandığı söylenebilir. Çünkü BAE bu savaÅŸta Yemen’in istifa etmiÅŸ cumhurbaÅŸkanı Mansur Hadi’ye güvenmeyip yeni gruplar kurdu ve onları sadece Abu Dabi’ye baÄŸlı hale getirdi. Bu çerçevede Yemen Güney GeçiÅŸ Konseyini örnek gösterebiliriz. BAE Suudi Koalisyonunun Yemen savaşındaki yenilgisini kabul edip güçlerini Yemen’den çekmesinin ardından Yemen güneyindeki paralı askerlerini desteklemeye devam edip pratikte Suudi Arabistan’ı tek başına bıraktı.
Buna raÄŸmen BAE ÅŸimdi de bir yandan kendine baÄŸlı güçler ve istifa etmiÅŸ Mansur Hadi’ye baÄŸlı güçler arasındaki çatışmalara ÅŸahitlik ediyor bir yandan da Yemen’in güney bölgelerinde BAE’ne karşı itirazların arttığını gözlemliyor. Bu doÄŸrultuda Yemen’in Sokotra takımadası halkı BAE güçlerini iÅŸgalciliÄŸini protesto ederek bu güçlerin bu takımadalardan çıkmasını istediler.
Sokotra takımadası valisi Remzi Mahrus ise Facebook sayfasında BAE’ne baÄŸlı Güney GeçiÅŸ Konseyi güçlerine bu adalardan çıkmaları konusunda uyarı mesajları yayımladı.
Buna raÄŸmen BAE bölgede kaos ve güvensizlik yaratıcı adımlarının devamında Riyad ve Washington’un siyasetleri çerçevesinde Lübnan ve Irak’taki protesto gösterilerini ve kaos çıkarma olaylarını destekledi ve dolaylı bir ÅŸekilde bu gösterileri ÅŸiddete doÄŸru yönlendirmeye çalıştı. Bu doÄŸrultuda Irak Sesi Radyosu Irak istihbarat teÅŸkilatının BAE’ne baÄŸlı bir casusluk timi ve ÅŸebekesini tutukladığını bildirdi. Bu ÅŸebekeye baÄŸlı casuslar BaÄŸdat’ın Tahrir meydanında ve diÄŸer ÅŸehirlerinde insanların arasına girerek onlara mali yardım vaatleri ile hükümet karşıtı eylemlerinin örgütlemeye çalışmışlardır. Lübnan El Ahit sitesi ise yayımladığı raporda BAE’nin Lübnan’daki gösterilerin masraflarının büyük bölümünü karşıladığını ve hatta günlük olarak 100 ila 150 dolar kadar göstericilere para verdiÄŸini ve gıdalarını bile saÄŸladığını yazdı.
Birleşik Arap Emirliklerinin bölgede kaos ve güvensizlik yaratma yaklaşımı her şeyden ziyade iki önemli noktasının göstergesidir.
Ä°lk olarak BirleÅŸik Arap EmirliÄŸinin bölgesel siyasetlerinde sersemlemesidir. Çünkü Suudi Koalisyonunun yenilgisinin ardından Yemen’den çıktı ve Yemen’de güvensizliÄŸin ve kaotik ortamın BAE’nin ekonomik ve güvenlik çıkarlarını karşılamadığını anladı. Buna raÄŸmen bir kez daha Lübnan ve Irak’ta ÅŸiddetin artması ve düzensizliÄŸin arttırılması doÄŸrultusunda siyasetlere izlemeye baÅŸladı.
Ä°kinci önemi husus ise, BirleÅŸik Arap Emirliklerinin bağımsız bir bölgesel siyaset izleyememesidir. BAE her daim siyasetlerini, Riyad, Telaviv ve Washington’un istediÄŸi yönde belirlemektedir. Bu bölgesel siyasetler belirleme alanındaki bağımlı olma durumu Abu Dabi’nin etkili bir bölgesel aktör olarak rol oynama isteÄŸine karşın yaÅŸanmaktadır.
Görünen o ki Abu Dabi Suudi Koalisyonun Yemen savaşındaki yenilgisinden gerekli dersi çıkarmamış ve kaos yaratıcı ve müdahaleci siyasetlerinden vaz geçmek için yeni bir şoka ihtiyacı vardır.