BAE’nin Yemen Halkına Karşı Vahşi Cinayetleri Sürüyor
Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen’in güneyindeki faaliyetleri ve bu ülkeyi parçalama çabalarının devamında Aden’deki üst düzey bir güvenlik yetkilisi, Ebu Dabi’nin Yemen’in bu vilayetinde terör saldırılarını planladığını ifşa etti.
Amerikan Associeted Press gazetesi Aden’deki üst düzey bir güvenlik yetkilisinden naklen BAE’nin Yemen Ensarullah halk hareketiyle savaşmak için el-Kaide ve IŞİD terör örgütlerini kullanmak suretiyle bu ülkeye girdiğini ve bu radikal gruplar üzerinden şimdiye kadar Aden’de en az 20 cami imamına saldırı düzenlendiğini bildirdi.
Suudi Arabistan’ın BAE başta olmak üzere bazı müttefikleriyle eski cumhurbaşkanı Mansur Hadi’yi yeniden iktidara getirmek bahanesiyle Yemen’e saldırdığı Mart 2015’den beri Yemen’in güney kentleri olaylar ve saldırılara sahne olmaktadır. El-Kaide ve IŞİD gibi terör örgütü mensuplarının bu bölgelerde faaliyet yapmaları, bölgede istikrarsızlığa neden olmuştur. Birleşik Arap Birliği de kiraladığı 3 bin askerle Yemen’in petrol zengini bölgelerini işgal etmiştir. Petrol kuyularının bulunduğu bu bölgeleri, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen’den ayırmaya çalıştığı ifade ediliyor.
IŞİD ve el-Kaide gibi terör örgütleriyle yakın ve yoğun ilişkisi olduğuna dair yayınlanan haberler Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen başta olmak üzere bölgedeki fitneciliğini gösteriyor.
Suudi Arabistan’ın ardından Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen dahil bölgedeki karışıklık ve olaylarda en fazla rol ifa eden ülke olduğu ifade edilebilir.
BAE ile Mansur Hadi arasında yapılan bir pazarlık sonucu, Yemen’in iki adası 99 yıllığına Ebu Dabi tarafından kiralandı.
BAE bu tür oyunlarıyla ayrıca ABD başta olmak üzere Batılı sultacı güçlerin politikaları doğrultusunda Yemen’i parçalamaya çalışıyor.
Arap yöneticileri, terörizmi ve kiralık unsurları kullanmak suretiyle kendi hedefleri ve de Batı’nın dikte ettiği politikaları yolunda bölge gelişmeleri üzerinde etkili olmak gibi türlü hedefler peşindeler.
El-Meyadin televizyon kanalı bu bağlamda, muhtelif belgelerin Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman ve BAE Veliaht Prensi Muhammed Bin Zaid Al-i Nahyan’ın Yemen’deki bazı el-Kaide ve IŞİD elebaşılarını desteklediğini gösterdiğini bildirdi.
ABD’nin eski Hazine Bakanlığı yetkililerinden Adam Zubin’den naklen ifşa edilen belgelerde Bin Selman ve Bin Zaid’in Amerikan terör listesinde ismi geçen Yemenli Ali Abker Hasan ve Abdullah Faysal Ehdel ile sürekli temas halinde olduğu ifade ediliyor.
Arap yöneticilerince terörizm ihracı ve terör örgütleriyle yakın işbirliği ve komuta edilmesi, bu tür rejimlerin baskıcı ve şiddetçi kimliğini ortaya koymaktadır.
Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi müdahaleci rejimler, Yemen’de kendi askeri hedeflerine ulaşmakta başarısız kaldıktan sonra, Yemen’in güney bölgeleri başta olmak üzere bu ülkenin muhtelif noktalarında türlü komplo ve fitne ile bu bölgeleri teröristlerin bulunduğu merkez haline getirmek suretiyle Yemen’i parçalamaya doğru fitneci politikalarını ileri götürme doğrultusunda adım atmışlardır.
Yemen’deki gelişmeler, bu ülkedeki krizin Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi rejimlerin müdahaleleri yüzünden daha tehlikeli ve çetrefil hal aldığını gösteriyor.
Suudi Arabistan ve BAE’nin yer aldığı mütecaviz Suudi koalisyonun 2015’den beri Yemen’e düzenlediği saldırılar ve havadan, karadan ve denizden uyguladığı abluka ve kuşatma yüzünden bu ülkede çocuk ve kadınlar başta olmak üzere on binlerce sivil hayatını kaybetmiş ve yaralanmış, milyonlarca insan da evinden barkından olmuştur.
Buna rağmen Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan gibi rejimler, Yemen’deki fitneci girişimler ve cinayetlerine son vermek istemiyor.