Garibabadi: İran uranyum zenginleştirmede yeni aşamaya girdi
İran’ın BM Viyana Daimi Temsilcisi Kazım Garibabadi, ‘Uranyum hekzaflorür veya UF6 gazının bir santrifüje enjeksiyonu, uranyumu zenginleştirmenin ve 238 uranyumunun 235 uranyumundan ayrılması için son adımdır. Yeni santrifüjler faaliyete başlayarak, uranyum zenginleştirmede yeni aşamaya adım attık’ dedi.
Garibabadi, ‘İran’ın Nükleer Anlaşma taahhütlerine ilişkin son nükleer hamlesinin, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Yönetim Kurulu’nun üç aylık toplantısında değerlendirilen IRM santrifüjüne uranyum heksaflorür veya UFS enjekte etmekti. Bundan sonra 3 Avrupa ülkesi (Fransa, İngiltere ve Almanya) İran aleyhine bir açıklama daha yayınlayarak ülkemizi Nükleer Anlaşma’yı ihlal etmekle suçladı. ABD Başkanı Donald Trump da Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun bu raporuna dayanarak Beyaz Saray toplantısında İran’a saldırı çağrısında bulundu’ diye konuştu.
İran’ın tüm nükleer eylemlerinin barışçıl olduğunu, UAEK himayesinde yürütüldüğünü ve ABD’nin İran’a saldırmak için hiçbir mazereti olmadığını söyleyen Garibabadi, ‘Nükleer Anlaşma ve teftiş önlemleri konularında UAEK Yönetim Kurulu’nun üç ayda bir yapılan toplantılarındaki pozisyonlarımız genel olarak üç kritere göre belirleniyor. UAEK Genel Müdürü’nün raporları, karşı tarafların yükümlülüklerini uygulama durumu ve ülkelerin UAEK Yönetim Kurulu’ndaki duruşları. Genel Müdürün Nükleer Anlaşma hakkındaki raporları analitik raporlar ve durum değerlendirmeleri değildir, sadece Nükleer Anlaşma hükümlerine uygun olarak olay yerindeki teknik gerçekleri yansıtır’ diye konuştu.
Garipabadi, Nükleer Anlaşma ve İran’ın amacının kağıt üzerinde yaptırımların kaldırılması olmadığını ve yaptırımların kaldırılmasına ek olarak, çeşitli alanlardaki yaptırımların kaldırılmasının etkileri adı verilen bir kategorinin de olduğuna dikkati çekerek, ‘Bu da İran’ın bu etkileri görmesi gerektiği anlamına geliyor. Instex, kendilerinin de bildikleri gibi, etkili bir araç olmamıştır. Bu nedenle, Avrupalıları bu gerçekler hakkında bilgilendirmek ve her zaman farklı düzeylerde ve farklı durumlarda yapılan UAEK ve Yönetim Kurulu’nu bilgilendirmek gerekir. Onlar İran’ın misilleme önlemlerinin tersine çevrilmesini istiyorlarsa, Nükleer Anlaşma’da dengeyi yeniden sağlayarak ve yaptırımları kaldırarak taahhütlerini yerine getirmeleri gerekiyor’ açıklamasında bulundu.
İran’ın nükleer tesislerinin güvenliğini ve personeli ile çevre güvenliğini sürekli iyileştirmek için çeşitli önlemler aldığını ve son aylarda Netenz’de yaşanan patlamanın faillerine karşı uygun tedbirler uyguladıkları da söyleyen Garibabadi, ‘Bu tür sabotajlar, ülkenin barışçıl nükleer programını durdurmayacak veya geciktirmeyecek, ancak bu olaydan sonra alınan bazı önemli tedbirler, barışçıl nükleer programımızın gelişmesine ve hızlanmasına yol açacaktır. Ulusal güvenliğimiz ve çıkarlarımızla ilgili konular en önemli önceliğimizdir’ diye ekledi.