İran Yargı Erki Başkanından Suud Rejimine Ağır Suçlama “Kötülükler Cephesi”
İran Yargı Erki Başkanı Ayetullah Sadık Amuli Laricani yüksek yargı yetkilileri ile gerçekleştirdiği görüşmede Kirmanşah’ta gerçekleşen depreme ilişkin üzüntü duyduklarını ifade ederek “Bugün ülkedeki herkesin derdi, depremzedelere en iyi şekilde ulaşabilmektir. Hükumet, tüm sivil toplum kuruluşları ve halkımız büyük özverilerde bulunarak depremzedelere ve yakınlarını bu depremde kaybetmiş ailelere gerekli yardımı ulaştırmak için çaba göstermektedir. Ve en kısa zamanda bölge halkının sorunları çözüme kavuşturulacaktır” dedi.
Doğal Afetler Öngörülemez Ancak Her Zaman Hazırlıklı Olmak Gerekir
İran Yargı Erki Başkanı Ayetullah Amuli Laricani doğal afetlerin öngörülemez olduğunu ancak afetlerin en az kayıp ve hasar ile neticelenmesi için gerekli hazırlıkların yapılması gerektiğini vurgulayarak “Özellikle ailelerini kaybetmiş depremzedelerin bölgedeki sıkıntılarının hükumet ve halk tarafından en hızlı şekilde çözülmesini ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.
Suudi Arabistan Yemen’de Savaş Suçu İşliyor
Ayetullah Amuli Laricani konuşmasının devamında Yemen’de yaşanan katliam ve cinayetlere işaret ederek “Üç yılı aşkındır Yemen, Suudi Arabistan’ın işgali ile karşı karşıya. Suudi Arabistan’ın Yemen işgali binlerce mazlum Yemenlinin hayatını kaybetmesine ve tüm ülkede büyük hasarlara neden olmuştur. Suudi Arabistan’ın bu cinayetleri savaş suçu sayılmaktadır. Aynı zamanda ülkeye yönelik uygulanan abluka nedeni ile binlerce Yemenli açlık krizi ile karşı karşıya. Uluslararası raporlar Yemen’de her gün 100 çocuğun açlıktan dolayı hayatını kaybettiğini belirtmekte. Bu büyük bir insanlık faciası ve cinayettir” açıklamasını yaptı.
İnsan Hakları Örgütlerinin Yemen’deki bu durum karşısında sessiz kaldıklarını hatırlatan Ayetullah Laricani “Uluslararası örgütler sadece bildiri yayınlamakla yetiniyorlar. Yemen halkını savunmak yerine zalimler ve emperyalistler ile yan yana hareket ediyorlar. Batılı devletler ve Amerika Yemen halkına yönelik işlenen cinayetleri destekliyor ve Suudi Arabistan’a silah satışına devam ediyorlar” dedi.
Halkın Meydanlardaki Varlığı Zaferin Şifresidir
İran Yargı Erki Başkanı konuşmasının diğer bir bölümünde Suriye ve Irak’ta IŞİD terör örgütü karşısında elde edilen zaferlerden dolayı bölge halklarını ve Irak’ta ki dini merciyeti tebrik ederek “Emperyalistler IŞİD terör örgütü üzerinden bölgeyi kendi iç savaşı ile meşgul etmeyi düşünüyordu. Maalesef bu terör örgütü Irak, Suriye ve Lübnan gibi bazı ülkelerde maddi ve manevi büyük hasarlara neden oldu, ancak bölgede büyük bir direniş sergileyen mücahitler düşmanın hedefine ulaşmasına izin vermedi. Allah’ın inayeti ile İslam Cumhuriyeti ve diğer ülkelerin işbirliği sayesinde Amerika’nın 20 yılda sürdüreceği bu mücadelede çok daha kısa zaman içerisinde başarı ile sonuçlandı.
İmam Humeyni’nin İslam İnkılabı sonrası hayata geçirdiği Gönüllü Halk Güçleri (Besic) bugün bölgede önemli bir olgu halini almıştır. Bunun sonucu olarak Irak’ta hayata geçen Gönüllü Halk Güçleri (Haşdi Şabi) IŞİD terör örgütü ile mücadelede önemli bir rol üstlenmiştir. Bugün Suriye’de de ordu ve halk birlikte mücadele vermektedir. Buna karşılık Amerika ve bölgesel işbirlikçileri Irak Kürdistan bölgesinde gerçekleştirilen referandum örneğinde olduğu gibi yeni kaos ve fitne arayışı içerisindeler. Hali hazırda Lübnan için de aynı senaryoları hayata geçirmeye çalışıyorlar. Bölge halkları sağduyulu ve bilinçli olmalıdır”
Suudi Arabistan’ı bölgenin “kötülükler cephesi” olarak tanımlayan Ayetullah Amuli Laricani Amerika ve işbirlikçilerinin bölgeye yönelik oyunları karşısında halkların birlik ve vahdet halinde olması gerektiğini vurguladı.
Toplumsal Sorunların Kaynağında Medya’nın Etkisi Var
Toplumda var olan ahlaki yozlaşmalar ve sorunlara ilişkin değerlendirmede bulunan Ayetullah Laricani, İslam İnkılabı Rehberinin özellikle bu konu üzerine çalıştığını ve yakından takip ettiğinin altını çizerek “Toplumda uyuşturucu, boşanma ve ahlaki yozlaşmalar gibi sorunlarda her geçen gün artan medyanın büyük rolü var. Elbette bu konuya dair birçok delil ve neden araştırılmalıdır ve yetkililer bu konuda gerekli çalışmayı yapmaktalar.
Örneğin uyuşturucu bağımlılığının ülkede artmasının delilleri arasında işsizlik ve fakirlik gösterilebilir. Bugün kaçakçılar sınır bölgelerimizde işsiz ve durumu olmayan vatandaşlarımızı kullanarak ülkeye uyuşturucu madde sokmaktalar. Toplumda var olan işsizlik sorununu yeni istihdam alanları açılarak gerekli merciler çözmelidirler. Yargı üzerine düşen vazifeyi en iyi şekilde yerine getirmektedir. Uyuşturucu kaçakçıları ile mücadelede ordu ile önemli işbirliklerimiz oldu.