Ruhani’nin Ortadoğu’da hatalı politikalar izleyenlerin kaybettiklerini vurgulaması
Fars Körfezi İşbirliği Konseyi üyeleri Katar ile Suudi krallık rejimi, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri arasında gerginliğin zirveye ulaşması ardından Umman dış işleri bakanı Tahran’ı ziyaret etti.
İran İslam cumhuriyeti dış işleri bakanı Muhammed Cevad Zarif ile Tahran’da görüşen Umman dışişleri bakanı Yusuf Ben Alevi, cumhurbaşkanı Hasan Ruhani tarafından da kabul edildi. Bu görüşmelerde bölgesel gelişmeler ve krizler masaya yatırıldı. Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Umman Sultanlığı dış işleri bakanı Alevi’yle görüşmesinde, İran ile Umman’ın uzun yıllardan beri ikili ve bölgesel alanda kardeşçe ve samimi işbirliği yaptıklarını belirtip, iki ülkenin enerji, liman taşımacılığı, Kuzey-Güney koridoru, iki ülkenin özel ticari ve ekonomik işbirliğini daha bir geliştirmeleri gerektiğini, ilgili anlaşmaları uygulamalarını hızlandırmaları gerektiğini ve ortak yatırımlar yapabileceklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, bölgesel sorunların bölge ülkelerinin katkısıyla çözümlenmesi gerektiğini belirtip, terörizm ve yabancı güçlerin ihtilaf oluşturan girişimleri ve müdahaleleriyle bölge ülkelerinin yıkım ve ateş çemberine dönüştürüldüğünü kaydetti.
Cumhurbaşkanı Ruhani’nin vurguladığı gibi, İran terörizmle mücadele konusunda yardım isteyen bölge ülkeleri ve halklarının yardımına koşmaktadır. Nitekim İran Musul’un tekfirci DAEŞ teröristlerinden temizlenmesi konusunda Irak halkı ve hükümetine her türlü yardımı sundu.
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, bulaşıcı hastalık gibi, bölge ülkelerini tehdit eden terörizme karşı ortak mücadelenin başlatılıp sürdürülmesi gerektiğini belirterek, bölgedeki bazı ülke yöneticilerinin hatalı politikaları sonucu Irak, Suriye, Bahreyn, Yemen ve Katar’da büyük sorunlar yaşandığını, bu gerginlikler ve savaşlarla tehditlerin bölge halklarına büyük kayıplar yaşattığını, bu sorunları çıkaranların bizzat zararlı çıkıp ağır darbeler alacaklarını vurguladı.
İran İslam cumhuriyetinin inancına göre, Suudi hanedan rejiminin Yemen halkına karşı dayattığı savaşıla birlikte, bu ülkenin daha fazla yıkılıp yakılmasını engellemek ve Mazlum Müslüman halkının katliamını durdurmanın tek yolu barış müzakereleridir. Bahreyn de Suudi krallık rejiminin askeri ve güvenlik güçlerinin işgalinden kurtarılmalı ve Bahreyn halkı kendi kaderini belirleme hakkına kavuşturulmalıdır.
Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Umman dış işleri bakanı Yusuf Bin Alevi’yi kabulünde Katar’a uygulanan ambargo ve abluka girişimiyle tehditlerin doğru olmadığını belirtti.
Suudi Arabistan krallık rejimi, İran’a karşı düşmanca tutum izlemekte, Yemen’e karşı kanlı ve yıkıcı savaşını sürdürmekte, Katar’a da abluka uygulamakta ve İran ile ilişkilerini kesmesini istemektedir. Amerika da Suudi Hanedan rejimini İran’a karşı ve Siyonist rejim lehine kışkırtıp, maşa olarak kullanmaya çalışmaktadır. Nitekim Suudi krallık rejimin dışişleri Bakanı Adil Cubeyr, Trump yönetiminin geleneksel Amerikan müttefikleri ile ilişkileri geliştirmeyi ve İran’ı sınırlamayı hedefleyen faaliyetlerini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.
Bu arada Filistin İslami direniş Hareketi HAMAS Dışişleri sorumlusu Usame Hamdan da Milli gazeteye verdiği demecinde Fars Körfezi işbirliği konseyi üyesi ülkelerle Katar arasında yaşanan krize değinerek, Amerikan siyasetinin bu krizin arkasında olduğundan şüphe olmadığını, Katar’la Fars Körfez ülkeleri arasında yaşanan krizin Siyonist İsrail’i bölgede en güçlü hale getirmek için işleme konulduğunu belirtti. Hamdan Yürütülen bu projenin Arap ve İslam coğrafyasında problem ve anlaşmazlıkların devamının sağlanması, bazen mezhepsel bazen de milliyetçilik çatışmasının çıkarılması, “İşte bu Arap’tır, şu Türk’tür, bu Kürt’tür, diğeri Fars’tır” diyerek içimize fitne atılmak istendiğini, bugün Amerika’nın aramızda yeni bir fitne yaymaya çalıştığını vurguladı.
Suudi krallık rejimi ve bölgedeki diğer işbirlikçi gerici rejimlerin bu fitneci girişimleri, Siyonist İsrail rejiminin yararına olduğu gibi bizzat kendilerini de vurup çökertebilecek. Bu nedenle İslami İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Bölgesel krizlerin barış ve diyalog yoluyla çözümlenmesi ve bölgesel güvenlik ve işbirliğinin geliştirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır./