Seyyid Hasan Nasrullah, Gündemi Değerlendirdi

Seyyid Hasan Nasrallah, El Menar televizyonuna verdiği röportajda Siyonist rejimin 33 günlük savaşının yıldönümü de dahil olmak üzere Lübnan ve Bölgedeki gelişmeleri değerlendirdi. İşte Seyyid Nasrallah’ın tarihi röpartajdan öne çıkan başlıklar.

-‘’Öncelikle, Temmuz zaferinin yıldönümünü, bu zaferi kazanan herkesi ve başta şehitlerin ailelerini, savaşçıları, yaralıları ve ordunun, ulusun ve direnişin tüm altın unsurlarını tebrik ediyorum’’

-Denklemler hala var,Temmuz savaşında elde edilen her şey (tüm kazanımlar) hala orada, evet ve biz de bu denklemlerin meyvelerinden birini görüyoruz,Lübnan on üç yıldan beri hiç kimsenin güvenlik altına almadığı bir güvenlik altında.

-‘’İstihbarat kolumuz hiç bu kadar güçlü olmamıştı,askeri olarak çok güçlü durumdayız. Stratejik füze ve IHA’lara sahibiz ve buna ek olarak bir kaç üst kalite sürpriz silaha sahibiz.’’

-‘’İsrail’in bütün kıyısı menzilimizde ve atom bombasına da sahibiz. Bizim 2 füzemiz ve Hayfa’daki Amonyak fabrikası eşittir Atom bombası. Bir sonraki savaşta İsrail yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya kalacak”

-‘’2000 yılında İsrail bir örümcek ağından daha zayıftır açıklaması yapmıştım.Bugün bu açıklamamdan o zamankinden daha eminim’’

-“İsrail’in örümcek ağından daha güçsüz olduğuna inanıyorum ve bunun için bilimsel nedenlerim var. Örneğin sahil şeridindeki Siyonistlerin hassas merkezleri ve nükleer santrallerini kısa menzilli füzelerimizle vurabiliriz. İsrail böyle bir darbeye dayanabilir mi? Siyonistler direniş güçlerinin kapasitesinden korktuğu için Lübnan’a saldırı düzenlemekten çekiniyor.”

-‘’Hiç şüphesiz, gelecekteki olası bir savaş 2006 Lübnan Savaşı’ndan çok daha büyük olacak ve İsrail’i çöküşe süreklecektir.2006 daki savaş da kendimizi savunmak için yeterli savunma silahına sahiptik,şu anda çok daha kaliteli silahlara sahibiz.’’

-“Suriye’de tamamen boşalttığımız bölgeler yok, ancak sayıların aynı kalmasına gerek yok.Mevcut durumun ihtiyaçlarına göre güçlerimizi çektik.Hâlâ Suriye’de varlığımız devam ediyor. Suriye’deki Hizbullah üye sayısındaki azalmanın ABD yaptırımlarıyla hiçbir ilgisi yok. Hizbullah Suriye’de kalıcıdır ve gerekirse daha da fazla asker göndermeye hazırız. Israil Suriye’de herhangi bir askerimizi hedef aldığında misillemesini Lübnan’dan yapacağız”

‘’İran Suriye’de kalıcıdır. Bu kararı verecek olan Rus yetkililer değildir Suriye yönetimidir. Suriye ve İran İran’ın Suriye’de kalması konusunda hemfikir.

-“Netanyahu, Suriye’ye hava saldırısı düzenlemekle ‘Uçurum Kenarı’ adlı politikayı izlediğini gösterdi, ancak burada ona İran’ın Suriye’yi terk etmeyeceğini söylüyorum.”

-‘’Amerikan İHA’sının düşürülme olayından sonra Tahran üçüncü ülke vasıtasıyla Washington’a birer mesaj gönderdi. Bu mesajda Tahran ABD’li yetkilileri, İran’a saldırı yapıldığı durumda ABD’nin mevzileri bombalanacağı konusunda uyardı. Bu mesajdan sonra Trump İran’a saldırı kararından vazgeçti.”

-“İranlı yetkililerin Washington ile doğrudan müzakere etmeye istekli olmadıklarını defalarca söylediklerini ifade ediyorum. Eğer birileri Tahran aleyhindeki yaptırımlara göz dikiyorsa İran’ın teslim olmayacağını bilmeli. Onlar bu tehditleri fırsata çevirecektir.”

-ABD’deki mevcut yönetimin arabulucular üzerinden Hizbullah ile iletişim kanalları açmaya çalışıyor.

-‘’Zafer’e ulaşacağımızdan eminim.Yaşam ve ölüm Allah’ın(c.c) elindedir, ancak mantık El Aksa camiinde namaz kılacağımı gösteriyor.