Teröristler, Suriye’de Kimyasal Silah Kullanımına Aralıksız Devam Ediyor

Teröristlerin Halep havalanı yakınlarında Suriye ordusunun mevziilerine yönelik klor gazı ihtiva eden kimyasal silahlarla saldırdıkları bildirildi.

Teröristlerin Suriye ordusu mevziilerine yönelik kimyasal saldırıda bulunması sonucu 30 Suriye askerinin zehirlendiği açıklandı.

Terör örgütleri şimdiye kadar defalarca kimyasal saldırıda bulunmuştur.

Bu arada Rusya savunma bakanlığı geçtiğimiz Cuma günü kimyasal silahları denetleme kurumundan bölgeye uzman bir heyet göndermesini ve muhaliflerin kimyasal silahlardan yararlandıkları iddialarının yerinde incelenmesini istedi.

Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, “Bakanlık uzmanları teröristler tarafından fırlatılan ve zehirli kimyasallar içeren patlamamış mermiler buldu. Patlamış mermi parçalarının numuneleri de toplandı” dedi.

Konaşenkov’un verdiği bilgiye göre, seyyar laboratuvarda yapılan testler mermilerin muhtemelen klor ve beyaz fosfor içerdiğini gösteriyor.

Terör örgütlerinin son dönemde alenen geniş biçimde zehirli kimyasal silahlardan yararlanmasının asıl nedeninin ise bu terör örgütlerinin Suriye ordusu ve direniş cephesi karşısında ağır yenilgiler alması ve bu silahları kullanarak kendi yenilgisine biraz olsun azaltmak istemeleridir. Terör örgütleri aynı zamanda bu silahları kullanarak Suriye ordusu ve halkı içinde korku oluşturarak direniş ve mücadele cephesini zayıflatmak istiyor.

Hukuk çevreleri Suriye’de sözde ılımlı silahlı muhalefet cephesine ağır eleştiriler yönelterek, bu örgütlerin resmen savaş cinayeti işlediklerini ve bunların yargılanarak cezalandırılmaları gerektiğini bildirmekte, aynı zamanda şimdiye kadar uluslararası salahiyetli merciler tarafından bu konuda gereken adımların atılmamasını ise eleştirmekteler.

Tüm bunlara rağmen ve terör örgütlerinin Suriye’de sivil halka ve Suriye ordusuna karşı kimyasal silahlar kullanmasının resmen ispatlanmasına rağmen bu terör örgütlerinin asıl hami ve destekçileri konumunda bulunan Türkiye, Suudi rejimi ve Katar gibi ülkeler bu terör çetelerini destekleme konusunda kendi tutumlarından taviz vermedikleri gibi hatta kimyasal silah temini konusunda da her türlü yardım ve yataklığı yapmaktalar.

Suriye’deki terör örgütleri hatta batılı ve bölgesel destekçileri devletlerin de yakın işbirliği ve katkıları ile işledikleri bu korkunç cinayetlerden Suriye devletini sorumlu göstermek gibi komik ve sonuçsuz bir girişim içine girmiş bulunmaktalar.

Terörizm destekçileri ve savunucuları bu çerçevede bir takım şeytani hile ve girişimlerle Suriye gerçeklerini saptırmaya çalışmakta ve Suriye konusunda girişimde bulunan örgütleri etkileyerek cereyanı Suriye yönetiminin aleyhine çevirmeye çalışmaktalar. Nitekim söz konusu ülkelerin girişim ve baskıları ve tehditleri sonucu kimyasal Silahların Yayılmasını Yasaklayan Örgütün 11 Kasım tarihinde Lahey’de Suriye hükümeti aleyhinde karar açıklamasına sebep oldular. Bu da Nasreddin hocanın tabiriyle taşları bağlamak ve köpekleri serbest bırakmak misalidir. Bu gibi örgütler kendi misyonlarını yerine getirerek asıl suçlulara karşı gerekli uygulamalarda bulunmaları gerekirken bizzat bu saldırılara maruz kalan devleti kendine karşı kimyasal kullanmakla suçlayarak olayı saptırmaya ve suçluları temize çıkarmaya çalışmaktadır.

Diğer yandan Suriye’de sahada artık güç dengesi tamamen Suriye ordusu ve hükümetinin ve halkının yararına değişmiş ve Suriye yönetimi her geçen gün önemli başarılar elde etmekteler. Bu ise bu ülke halkı ve devletinin düşmanlarını çileden çıkarmakta ve bu başarıları zayıflatmak için her türlü çirkef girişimde bulunarak bu girişimlerin sorumlusunun Suriye devleti olduğunu göstermeye çalışmalarına sebep olmuştur.

Nitekim bu doğrultuda terör örgütlerinin batılı ve bazı bölgesel destekçileri, özellikle de Türkiye yeniden Suriye yönetiminin kimyasal silahlar kullandığı asılsız iddiasını ortaya atarak birince derecede kendi destekledikleri terör örgütlerinden dikkatleri dağıtmak ve diğer yandan Suriye hükümetine karşı dünya çapında bir kamu oyu baskısı uygulamak istemekteler.

Suriye yönetimi aleyhindeki iddiaları kesin bir dille yalanlayan Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Suriye’nin Halep kentinden alınan numunelerin, cihatçıların saldırılarda klor gazı kullandığını kanıtladığını söyledi.

Terör örgütlerinin son dönemde klor gazını Suriye ordusu askerlerine ve sivillere karşı daha sık kullanmaya başladığına dikkat çeken Konaşenkov, Fransız ve İngiliz siyasetçilerin bu konuda gerçekleri saptırma girişimlerini ise eleştirerek,onların işlenen bu suçlara dikkat çekmediklerini ve açıkça terör örgütlerine destek verdiklerini söyledi.

Ne yazık ki Suriye’de terör örgütlerinin Suriye ordusuna ve sivil halka yönelik yasak silah kullanması bir ilk olmadığı gibi bu gidişle bir son da olmayacak ve bu silahların ana üreticileri ülkelerin lojistik destekleri ve verdikleri imkanlarla terör örgütleri bu silahları kullanmayı sürdürerek kendi yenilgilerini telafi etmek isteyecekler. Bunun için de uzmanlar bu gibi insanlık dışı girişimlerin önüne geçmek için Suriye ve tüm bölgede terörizme karşı mücadelenin daha da sıklaştırılarak ve ülkeler bu konuda organize olarak terörizmin kökünün bir an evvel kurutulması gerektiğini belirtiyorlar.