Yemen’de Güç Dengeleri Değişiyor

 Muhammed el-Bahti, Yemen kuvvetlerinin dün Mecaze sınırında Suudi ve Birleşik Arap Emirlikleri koalisyonuna ait bir Apache helikopterini düşürerek gösterdiği başarı hakkında değerlendirmede bulunarak şunları söyledi: ‘Düşürülen helikopter, Apache türünde ve Arabistan ordusunun en modern helikopterlerinden biriydi. Bu helikopteri düşürmede kullanılan silah, yerli üretim olan bir füze sistemiydi. Bu olay da güç dengesinin değiştiğini ve terazinin Yemen lehine ağırlaştığını gösteriyor. Çünkü Apache helikopterleri son yıllarda hava operasyonlarında hatta Yemen’e karşı kara operasyonlarının desteklenmesinde kapsamlı bir rol oynuyor. Hatta bu helikopterlerin siperlerimizde devriye uçuşları yaptığı günler bile oldu ve bizim onları hedef alabilecek gücümüz yoktu. Bu nedenle bugün yaşanan olay, işgalcilere ağır bir darbe sayılmaktadır ve Yemen’in, balistik füzeden, İHA’lara kadar silah alanında önemli bir ilerleme kaydettiğini göstermektedir. Bu tür başarılar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri topraklarını hedef alma alanlarımızın genişlediği anlamına gelmektedir ve öyle ki, iç meydanlarda da güçlendik ve düşmanın beş silah deposunun hedef alındığı Mekha’daki son operasyonlar, bu başarı ve gücün bir örneğidir.

Dengeler sadece silah alanında değişmedi, aynı zamanda psikolojik olarak ta değişimlere şahit oluyoruz. Çünkü işgalciler ve onların paralı askerleri çöküşün eşiğindeler ve bu süreç, Midi, Vadi, Bu Cebbare vs… gibi bölgelerdeki operasyonlarda kendini göstermektedir.

Suudi helikopterinin hedef alınmasının, Arabistan yararına önemli bir mesajı vardı, bu mesajı anlamalılar. Çünkü eğer işgallerine ve saldırılarına devam eder ve Yemen Yüksek Siyasi Konseyi Başkanı Mehdi el-Mişat’ın sunduğu barış planı fırsatından yararlanmazlarsa, gelecekte yaşayacakları zararlar çok daha büyük olacaktır. Onlar, bundan sonra hava saldırıları gerçekleştirmeye çalışırken güvende olmayacaklardır. İşgalcilerin pilotları da Yemen ordusu mevzilerine yaklaşmanın onlar için ne gibi tehlikeleri olacağını anladılar. Genel olarak, bugünün durumunu savaşın ilk günleriyle karşılaştırdığımızda büyük bir fark göreceğiz. Savaşın başlarında düşman toprakları içerisine saldırı düzenleyecek gücümüz yoktu ama şimdi bu güce sahibiz. Düşmanın arka cephelerini ve destek kuvvetlerini hedef alamıyorduk, bu da düşman kuvvetlerinin rahat bir şekilde ilerlemesine neden oldu ama bugün durum böyle değil, bunların hepsi başarı sayılmaktadır. Belki bazıları bizim gücümüzün düşman topraklarını hedef almamız olduğunu düşünebilir ama bana göre asıl güç, bizim bugün düşman cephesinin arkalarını hedef alabilmemizdir, bu durum da destek kuvvetlerinde sorunlar yaşanmasına ve düşman kuvvetlerinin çöküşüne neden olmuştur.’